KADIN VE ÇOCUKLARA YÖNELİK CİNSEL İSTİSMAR

SESSİZ KALMAK SUÇA ORTAK OLMAKTIR

Toplumumuzun en karanlık yaralarından biri, kadın ve çocuklara yönelik cinsel istismar. Bu tür olaylar yalnızca mağdurların hayatlarını değil, aynı zamanda toplumun vicdanını da derinden yaralıyor. Ancak bu sorun, yalnızca yasalarla çözülecek bir mesele değil; hepimizin ortak mücadelesini gerektiren bir insanlık sorunudur.

Hem bir vatandaş hem de Vizyon Hukukçular Derneği Başkanı olarak açıkça ifade etmek istiyorum: Cinsel istismar karşısında sessiz kalmak, bu suça ortak olmak anlamına gelir. Bu yüzden harekete geçmek hem bireylerin hem de kurumların en önemli görevidir.

Cinsel İstismarla Mücadelede Somut Adımlar

Mağdurları Desteklemek: Cinsel istismara uğrayan kadınlar ve çocuklar, genellikle bu acıyı tek başlarına taşımak zorunda kalıyorlar. Onlara yardım eli uzatmalı, psikolojik ve hukuki destek sağlamalıyız. Mağdurların susmaması için güvenli bir ortam yaratmak zorundayız. Çünkü konuşamayan bir mağdur, başka bir failin önünü açar.

Cezasızlığa Son Vermek: Cinsel istismar suçlarında cezalar caydırıcı olmalı ve adalet hızlı bir şekilde sağlanmalıdır. Faili koruyan, mağduru susturan hiçbir düzenlemenin vicdanda yeri yoktur. Yargı süreçlerinde hız ve kararlılık, istismarı önlemenin en önemli anahtarıdır.

Toplumu Eğitmek: Cinsel istismar, sadece yasalarla değil, bilinçle de engellenir. Eğitim kurumlarında çocuklara "Hayır deme hakkı", sınırlarını koruma bilinci ve başlarına gelenleri anlatmaları için cesaret verilmelidir. Aynı şekilde yetişkinlere de bu konuda farkındalık kazandıracak eğitim programları hayata geçirilmelidir.

Toplumsal Sessizlikle Mücadele: Maalesef, birçok cinsel istismar vakası, toplumdaki suskunluk duvarı nedeniyle gizli kalıyor. Aile içinde ya da çevrede yaşanan istismarlar “ayıp” ya da “utanma” bahanesiyle örtbas ediliyor.

BU SUSKUNLUĞU KIRMAK ZORUNDAYIZ. ŞİDDETİN VE İSTİSMARIN ÜZERİNİ ÖRTMEK, SUÇU BÜYÜTMEKTEN BAŞKA BİR İŞE YARAMAZ.

Geleceğimiz Çocuklarımızdır;

Cinsel istismar, yalnızca bir bireyin travması değil, bir toplumun geleceğini karartan bir suçtur. Çocuklarımızın korkmadan büyüyebildiği bir dünya, kadınların güvenle yaşayabildiği bir toplum inşa etmek, hepimizin omuzlarındaki sorumluluktur

.

Albert Einstein’ın dediği gibi: “Dünya, kötülük yapanlar yüzünden değil, buna sessiz kalanlar yüzünden tehlikeli bir yerdir.”

Cinsel istismar karşısında susmak yerine, cesaretle harekete geçmeliyiz. Unutmayalım, bir çocuğun gülüşü ya da bir kadının korkusuzca yaşayabilmesi için atılan her adım, insanlık için bir zaferdir.

Sevgilerimle;

Gülseren BAŞOCAK